Sera Etkisi ve Ekosistem (greenhouse effect and ecosystem)

Seralar özellikle kış aylarında bitki yetiştirmek amacıyla hazırlanan küçük, cam (veya benzeri) odalardır; güneş enerjisiyle ısınırlar. Seranın cam panelleri güneş ışınlarının içeri girmelerine izin verir, fakat ısının içerden dışarı çıkmasını engeller.

Biyosfer
Biyosfer yeryüzünün yaşam bölgesidir; insan, hayvan ve tüm yaşayan organizmaları kapsar. Yaşamın kimyasal reaksiyonları (örneğin, fotosentez-solunum, karbonat çökelmesi, v.s.,.., gibi) atmosferin kimyasal yapısını değiştirmiş, indirgen koşullarını serbest oksijenle yükseltgen ortama dönüştürmüştür. 
Biyosfer “yaşam zinciri”denilen bir hiyerarşi içinde yapılanmıştır. Enerji ve kütle yaşam zincirinin bir seviyesinden, %10 kadar bir verimle, bir sonrakine geçer. Tüm organizmalar, temelde bulundukları fiziksel çevreye bağlanmışlardır; organizma-çevre arasındaki ilişki ekoloji biliminin konusudur. Biyosfer değişik ekosistemlere ayrılabilir; bunlar bir organizma grubu ve çevresi arasındaki etkileşimi tanımlar.

Atmosferdeki sera gazları, bir seradaki cam paneller gibi davranırlar. Güneş ışığı atmosfere girer, sera gazlarınca oluşturulan katmanları geçer ve yer yüzeyine ulaşır; burada enerjisi toprak, su ve biyosfer tarafından absorblanır, ve sonra absorblanan bu enerji çeşitli yollardan tekrar atmosfere döner. Atmosferdeki bu enerjinin bir kısmı uzaya dönerken, çoğu atmosferdeki sera gazları tarafından tutulmuş olarak kalır ki, bu da dünyanın ısınmasını sağlar. Sera gazları, atmosferdeki infrared ışını absorblayan çeşitli gazlardır; bunlar arasında su buharı, karbon dioksit (CO2), metan (CH4), nitrojen oksit (N2O), halojenli fluorokarbonlar (HCFC), ozon (O3), perfluorokarbonlar (PFC) ve hidrofuoro karbonlar (HFC) sayılabilir.

Kısa dalgalı güneş ışınları atmosferden kolaylıkla geçer, fakat yeryüzünün ısınmış yüzeyinden emitlenen uzun dalgalı infrared ışınlar atmosferde bulunan eser miktarlardaki gazlar (özellikle su buharı ve karbon dioksit) tarafından kısmen absorblanır ve tekrar emitlenir. Böylece çıkan infrared ışın, güneşten gelen radyasyonu dengeler; yer yüzeyi ve atmosfer, her ikisi de ısınır.

“Doğal” ve “aşırı” sera etkisi arasındaki farklılık önemlidir. Doğal sera etkisi yer yüzeyinin ortalama sıcaklığını, bu etkinin hiç olmaması durumuna göre 33 0C kadar yükseltir; bu oluşum canlıların yaşam koşullarını olumlu yönde etkiler, mevsimlerin ve iklimin denge altında olmasını sağlar. Aksi halde dünya çok soğuk olurdu ve yaşam çok zorlaşır, hatta olanaksızlaşırdı.

Aşırı sera etkisi yeryüzünün olması gereken ortalama sıcaklığından daha fazla yükselmesine neden olur, global ısınma, bunu takiben kirlenme, iklim değişikleriyle karşılaşılır; örneğin şiddetli fırtınalar, okyanusların seviyelerinde değişiklikler gibi.

Biyoenerji iklim değişiklikleri geçişine yardımcı olur, asit yağmuru, toprak erozyonu, su kirlenmesi gibi olayları azaltır, hayvan ve bitki ve ormanların yaşamını dengede tutar, ekolojik dengeyi sürdürür. Ekolojik sistem içinde yeralan fosfor ve nitrojenli bileşikler (aminoasitlerde) karbon-karbon bağı içermezler, bu nedenle “inorganik besinler” olarak kabul edilirler.



Sera etkisi ve atmosferin katmanları


Eko sistem içinde enerji ve inorganik besinlerin akışında kabul edilen genel kurallar: a. En yüksek enerji kaynağı güneştir, b. En fazla enerji ısı olarak harcanır, c. Enerji ve besinler, besin zinciriyle (bir organizmanın diğerini yemesiyle), organizmadan organizmaya geçer, d. Bozundurucu bileşikler (dekompozerler) son organizmalarda kalan enerjiyi uzaklaştırır, e. İnorganik besinler çevrime girer, enerji ise girmez.



Su Çevrimi

Su çevriminde, güneş enerjisi okyanus yüzeylerinden ve ağaçlardan suyu buharlaştırır, bulutları (ki bunlar su buharlarıdır) bir yerden diğer bir yere taşıyarak hava sistemini denetler. Atmosferdeki gaz halindeki su yoğunlaşarak yeryüzüne çökelir; bunun tersi sıvı suyun gaz haline geçmesi, buharlaşmasıdır. Buharlaşan su yoğunluğu nedeniyle kısmen yer yüzeyinde kalır, kısmen de yeraltına iner ve ilerleme okyanuslara kadar uzanır.



Karbon çevrimi

Karbon Dioksit (CO2) ve Karbon Çevrimi
Biyolojik yönden karbon çevrimi solunum ve fotosentez olayının bir toplamıdır. Solunumla karbonhidratlar ve oksijen alınır, birleştirilir ve karbon dioksit, su ve enerji açığa çıkar. Fotosentezde karbon dioksit ve su birleşerek karbonhidratlar ve oksijen üretilir. Yani solunumla çıkan ürünler fotosentezin, fotosentezle çıkan ürünler de solunumun hammaddeleridir



Nitrojen çevrimi

Nitrojen Oksit (N2O) ve Nitrojen Çevrimi
Nitrojen oksit trofosferde inerttir, büyük bir kısmı stratosferde radyasyonla fotolizlenerek, az bir kısmı da atomik oksijenle reaksiyona girerek parçalanır.
N2O + hv ® N2 + O              < 341 nm
N2O + O ® N2 + O2
N2O + O ® 2NO
Nitrojen çevrimi, nitrojenin çok sayıda önemli bileşiği bulunmasından ve organizmaların bu bileşikleri birbirlerine dönüştürmelerinden dolayı karmaşık ve zordur. Vucudumuzdaki proteinlerin yaratıcısı amino asitlerin amino kısmının oluşmasında nitrojenin kritik bir önemi vardır; proteinler deri, kaslar ve tüm enzimlerin temel taşlarıdır. En büyük nitrojen kaynağı %78 lik payla atmosferdir


Fosfor çevrimi

Fosfor çevrimi basittir, tek bir bileşiği, dört oksijen atomlu fosfat bileşiği etkilidir. Fosfatlı kayaçlar suyla karşılaştıklarında fosfat bileşikleri suya geçer ve çeşitli gıdalar tarafından tutulur. Fosfor hücre membranlarının, DNA, RNA ve ATP nin önemli bir bileşenidir. Hayvanlar fosforu yedikleri bitkilerden, bitkiler de bir tür mantardan alırlar. Hayvanlar fosforu kemik, diş ve kabuklarının oluşumunda kullanırlar. Bitki ve hayvan öldüğünde fosfat bileşikleri toprağa ve suya döner, ve tekrar diğer bitkilerce kullanılmaya başlanır.


Metan (CH4)

Metan atmosferdeki hidroksil radikalleriyle etkileşerek metil radikaliyle suya dönüşür.

CH4 + OH ® CH3 + H2O

Klorofluorokarbonlar (CFC-11 and CFC-12)

CFC-11 ve CFC-12 bileşikleri trofosferde kimyasal olarak inerttir, stratosfere difüzlenirler, radyasyonla fotoliz ve atomik oksijenle kimyasal reaksiyona girerek parçalanır.

CCl3 F + hv ® CCl2 F + Cl,           < 265 nm
CCl2 F2 + hv ® CC lF2 + Cl,         < 200 nm
CCl3 F + O ® CCl2 F + ClO
CCl2 F2 + O ® CCl F + ClO


GERİ (hampetrolden petrokimyasallara)