Peptitler, molekülleri peptid (amid) -C (O) NH- bağları ile
bağlantılı α-amino asit kalıntılarından oluşan doğal veya sentetik maddelerdir.
Oligopeptitler, yüzlerce amino asit ve küçük basit peptidlerden oluşan
polipeptitlerin aksine, az sayıda amino asitten (maksimum 10-50) oluşur. Ancak,
oligopeptidler ve polipeptidler arasındaki sınır oldukça semboliktir. Pek çok
peptit biyolojik aktiviteye sahiptir, örneğin, peptid hormonları (nöropeptitler
dahil), bağışıklık sisteminin regülatörleri, antibiyotikler, ionoforlar,
toksinler ve peptid alkaloidler gibi. Klinik biyokimyada, patolojik bir
prosesin niteliğini belirlemek, patolojik süreçleri karakterize etmek ve farklı
fizyolojik süreçleri izlemek için protein ve peptid analizi kullanılır.
Sıralama, proteinlerin tanımlanmasına yönelik metotlaedan biridir; bir
proteinin amino asit dizisinin tayinine dayanır. Mevcut mikrosıralama
yöntemleri, son derece küçük (birkaç nanogram) miktarda oligopeptidin kullanımını
kolaylaştırır. Mevcut teknolojiler, hem inert bir membran üzerinde
hareketsizleştirilmiş bir proteinin doğrudan sıralamasını, ve hem de protein
enzimatik bozunum sonrası elde edilen peptidlerin, yüksek performanslı sıvı
kromatografisi kullanılarak sıralanmasını sağlar.
Oligopeptitler, nanoteknoloji uygulamaları için umut verici
bir moleküller sınıfıdır. Böylece, spesifik özelliklere sahip yüzeylerde
self-organizasyonlu supramoleküler yapılar oluşturan dallanmış oligopeptitler
geliştirildi. Örneğin, yalnızca virüslerin yüzeyinde kalın bir kabuk oluşturan
oligopeptitler geliştirilmiştir (Şekil). Bu tür moleküller virüslerin hücrelere
ve enfeksiyona yapışmasını önlediğinden antiviral tedavi için
kullanılabilirler.
Virüslerin yüzeyinde kalın bir
kabuk oluşturan oligopeptitler