Nanoteknoloji (nanotechnology)

Nanoteknoloji, yaklaşık 1-100 nm skalada yürütülen bilim, mühendislik ve teknoloji teknikleridir. Nanobilim ve nanoteknoloji son derece küçük şeylerin çalışılması ve uygulanmasıdır ve kimya, biyoloji, fizik, malzeme bilimi ve mühendislik gibi diğer tüm bilim alanlarında kullanılabilir.

Nanoteknoloji terimi, Prof. Norio Taniguchi tarafından ilk kez 1974 yılında Tokyo'da düzenlenen uluslararası bir konferansta ‘Nanoteknolojinin Temel Kavramı Üzerine’ başlıklı raporunda kullanıldı. Bu terim, başlangıçta, yüksek enerjili elektron, foton ve iyon demetleri, film depozisyon ve süper ince aşındırmayla yüzeylerin yüksek hassasiyetle işlemlenmesini sağlayan prosesleri tanımlamak için, dar bir anlamla kullanılmıştır. Günümüzde nanoteknoloji terimi geniş bir anlam taşır; birkaç nanometre ölçeğinde yüksek hassasiyetli işlemleri gerçekleştirmek üzere tasarlanmış makinelerin ve cihazların prosesleri, teknikleri ve sistemleri anlamına gelir.

Nanoteknoloji objeleri düşük boyutlu objeler ve makroskobik objeler olarak tanımlanabilir. Düşük boyutlu objeler, en az bir boyutu nanoskalada olan objelerdir; nanopartiküller, nanotozlar, nanotüpler, nanofiber veya nanofilmler gibi. Makroskopik objeleler (üç boyutlu malzemeler, sistemler ve cihazların bireysel komponentleri), yapısı yapay olarak tasarlanmış ve bireysel nanoskala elementlerin seviyesinde modifiye edilmiş objelerdir. Bir cihaz veya sistemin ana bileşenlerinden en az birinin bir nanoteknoloji objesi olması durumunda, diğer bir deyişle üretim aşamalardan en az birinin bir nanoteknoloji objesinin üretilmesini sağlaması durumunda, bu objenin nanoteknoloji kullanılarak üretildiği söylenir.

Islak Nanoteknoloji öncelikle sulu ortamda bulunan biyolojik sistemlerin çalışmasıdır. Buradaki nanometre skalalı fonksiyonal yapılar, genetik malzeme, membranlar, enzimler ve diğer hücresel bileşenlerdir. Bu nanoteknolojinin başarısı, şekil, fonksiyon ve evrimi nanometre skalalı yapıların etkileşimleriyle yönetilen canlı organizmaların varlığı ile açıklanır.

Kuru nanoteknoloji, yüzey bilimi ve fizikokimya ile ilişkilidir; karbon (örneğin fullerenler ve nanotüpler), silikon ve diğer inorganik malzemelerin üretiminde uygulanır. ‘Islak’ teknolojinin aksine, ‘kuru’ teknikler metallerin ve yarıiletkenlerin kullanımına olanak verir. Bu malzemelerin aktif iletken elektronları onları ‘ıslak’ bir ortamda çok reaktif hale getirir, ancak bu aynı elektronlar ‘kuru’ nanoyapıları elektronik, magnetik ve optik cihazlar olarak uygun hale getiren fiziksel özellikleri kazandırr. Kuru nanoteknolojinin başka bir amacı da, ıslak ürünlerin sergilediği self-montaj özelliklerinden bazılarına sahip olan kuru yapıların geliştirilmesidir.

Yapısal nanoteknoloji (SNT-structural nanotechnology), nanomalzemeler olarak da adlandırılır; nanoteknolojinin, MNT dışındaki ürünlere entegrasyonudur.

Moleküler nanoteknoloji (MNT), tam olarak tasarlanmış moleküllerden karmaşık makineler inşa etme kavramını tanımlar.

Polihedral oligomerik silseskioksan nanoteknoloji (POSS) nanomalzemeleri, füze ve uydu roket uygulamaları için caziptir, çünkü uzay çöpleriyle çarpışmalara ve derin uzay ve atmosferik yeniden-girişin aşırı termal ortamlarına karşı etkili koruma sağlarlar. Geliştirilmekte olan POSS nanoteknolojisinin bir başka uygulaması, yeni bir yüksek sıcaklık yağlayıcısıdır; bu yeni nanolubricant, geleneksel yağlayıcılardan beş daha yüksek sıcaklıklara dayanıklıdır.