Nanomalzeme; Biyofonksiyonalize (biofunctionalisised nanomaterials)

Biyofonksiyonalize nanomalzemeler, yapay olarak hazırlanan nanoskala malzemelerdir; biyolojik çevreyle veya nanomodifiye biyolojik bir malzemeyle biyouyumlu olabilecek şekilde modifiye edilmiş bileşiklerdir.

Yapay olarak sentezlenmiş malzemeler bazen tıpta kullanılabilir, örneğin erken hastalık teşhisinde, ilaçların hedef iletiminde veya hasarlı organ ve dokuların onarımında.

Böyle sentetik nanomalzemelere vücutta spesifik proteinlerle bağlanma kabiliyeti, agregasyondan korunma, suda daha iyi çözünürlük gibi ilave işlevsellik kazandırmak için, parçacıkların yüzeyi genellikle kimyasal modifikasyona tabi tutulur.

Mevcut teşhis teknikleri (magnetik rezonans görüntüleme gibi), sadece bir organın veya tümörün boyut ve biçiminin görselleştirilmesine izin verir. Biyofonksiyonalize fluoresans yarı iletken işaretleyiciler (markör) içeren yeni görselleştirme yöntemleri üzerinde çok umut vericidir çalışmalar yapılmaktadır (Şekil). Markör yüzeyindeki ligandlar, her yapı için spesifik proteinlerle (karsinom, kolesterol plakası v.s) etkileşime girer ve bu yapıya tutturulmuş bir markörün yoğun "ışıltısı", bir paraplazmın yerini ve dokusunu net bir şekilde görüntülemeye izin verir.

Demir oksit nanopartiküller hipertermide kullanılabilir (tümörlerin, lokal bir magnetik alanda ısıtılarak tahrip edilmesi). Demir oksit partiküllerinin yüzeyindeki fonksiyonel grupların, vücuda enjekte edildiğinde agregasyonu önlemesi, malzemenin erken çözülmesine engel olması ve partikülleri vücudun etkilenen bölgede hedefe ulaştırılmasını sağlamaları beklenir. Halen geliştirilmekte olan bir diğer yöntem, biyolojik olarak işlevsel hale getirilmiş altın nanopartikülleri (bu tür parçacıkların yoğunlaştığı bölgeleri ısıtmak için bir lazer kullanılmaktadır) kullanmayı içerir.

Biyofonksiyonalizasyonun diğer bir örneği, kalsiyum fosfat kaplamaların kullanılmasıdır. Herhangi bir yapay implantın vücuda ‘invazyonu’nu, çoğu vakada dokuların yabancı maddeyle temas etmesine tepki veren iltihaplanma süreci izler. Örneğin, titanyum implantlar yüksek kuvveti, hafifliği ve korozyon direnci nedeniyle ortopedi alanında yaygın olarak kullanılmaktadır. Titanyum implantları, biyolojik olarak daha uyumlu hale getirmek için kemik dokusunun kompozisyonunu taklit eden kalsiyum fosfatlı bir seramik kaplama ile kaplanır. Bu kaplama malzemenin daha az korozif olmasını ve kemik dokusunun kolay yanıt vermesini sağlar.


Bir biyofonksiyonalize kuantum dot diyagramı: İç kabuk (shell) partikülü oksidasyondan korur, dış kabuk asılı maddenin kararlılığını ve biyouyumluluğu sağlar, hareketsiz ligandlar biyomoleküllerle spesifik bağlanmayı kontrol eder