Nanoyapıların Morfolojisi (morphology of nanostructures)

Nanoyapıların morfolojisi, boyut, şekil ve mekansal organizasyonunu (agregat yapısı) dahil olmak üzere nanoobjelerin kombine karakteristikleridir.

Farklı nanoyapıların morfolojisi, malzeme bileşimi, kristal yapısı ve üretim metoduna bağlı olarak önemli derecelerde değişebilir. Mevcut sentez yöntemleriyle, çeşitli şekillerde (küreler, çubuklar, tüpler, iğneler, küpler, oktahedronlar, v.s.) ve boyutlarda nanopartiküller üretilebilir. Örneğin, sıcaklık, basınç, reaktif konsantrasyonu, işlem süresi ve pH gibi hidrotermal sentez parametrelerinin değiştirilmesiyle, farklı morfolojiler, bileşimler ve kristalinitede ürünler elde edilir (Şekil).

Organik moleküllerle yapılan nanoskala objelerin morfolojik çeşitliliği neredeyse sonsuzdur. Örneğin, self-montaj dubleks DNA'yı yapı taşları olarak kullanan günümüz biyoteknolojileri 10 nm ve 100 nm arasında üç boyutlu yapıların kontrol edilebilir sentezlenmesini sağlar. Bu tekniklerden biri, nanoskala ‘DNA origami’yi yaratmakta kullanıldı: poligon çerçeveler, dişliler, köprüler, şişeler vs.

Morfoloji değişikliği, nanomalzemelerin biyolojik uyumluluğunu ve işlevselliğini kontrol etmenin etkili bir yoludur; çünkü morfoloji, bir malzemenin üretilme prosesinde oluşan yüzey (arayüz) yapının bir yansımasıdır. Morfolojik çeşitlilik, genellikle fiziksel ve kimyasal özelliklerini belirleyen çok sayıda yüzey atomu içerdiğinden nanomalzemeler için büyük önem taşır. Diğer tatraftan nanomalzemelerin çoğu termodinamik olarak kararsızdır ve dengesizlik morfolojileri (belirli bir maddenin monokristal şekillerinden farklı) sistemin lokal minimum serbest enerjisine uyar.



Farklı konsantrasyonlarda demir oksit (III)’ün (CTAB sörfaktan ile) hidrotermal işlemlenmesiyle oluşturulan a-Fe2O3 nanopartikülerin morfolojisi (CTAB: setil trimetil amonyum bromür)