Hibrid Malzemeler (hybrid materials)

Hibrid malzemeler, kimyasal olarak farklı komponentlerin (genellikle organik ve inorganik) etkileşimiyle elde edilen malzemelerdir; başlangıç kompnentlerinin yapılarından farklı spesifik yapılara sahiptirler, ancak çoğu zaman onların bazı motiflerini ve fonksiyonlarını içerirler.

Malzemenin temel komponenti organikse (polimer, v.s.) hibride ‘inorganik-organik’, temel komponentin inorganik olduğu hale ‘organik-inorganik hibrid denir (kompleks metal iskeletli yapılar, klay bazlı modifiye malzemeler, zeolitler, v.s.). Bazı özel durumlarda dağıtılmış fazlar içeren malzemeler de (kompozitler, nanokompozitler gibi) hibrid olarak düşünülür; örneğin, nanopartiküller veya nanoteller bir polimer matriste dağıtıldığında elde edilen kompozit, komponentler arasındaki kimyasal etkileşimlerle karakterize edilebildiğinde, bir hibrid malzeme sınıfına girer. Bu tanımlama metal kompleksler gibi pek çok supramoleküler bileşiği de kapsar, fakat bunlar genellikle ayrı bir malzeme sınıfı olarak kabul edilir. Bazan kimyasal modifiye yüzeyli nanopartiküllere de hibrid malzeme denir.

Hibrid malzemelerin üretiminde uygulanan metotlar arasında interkalasyon, templat sentez, sol-jel proses ve hidrotermal sentezler sayılabilir. Doğal kompozitlerde inorganik partiküllerin boyutu birkaç mikrondan birkaç milimetreye kadardır; dolayısıyla malzeme (bazan gözle de görülebilecek seviyede) düzensizdir. Böyle bir malzemede inorganik partiküllerin boyutu, malzemedeki organik kısmın moleküllerin boyutuna kadar küçültüldüğünde (birkaç nanometre) kompozitin homojenliği yükselir ve hatta yepyeni özellikler kazanır. Bu tür kompozitlere hibrid nanomalzemeler denir.

Bu malzemelerin inorganik yapı taşları nanopartiküller, makromoleküller, nanotüüpler, tabakalı malzemelerdir (killer, tabakalı çift hidroksitler, ksirojeller gibi). Organik yapı taşlarının sayısı muazzamdır; dolayısıyla, organik ve inorganik blokların olası kombinasyonları çok fazladır. Amacına bağlı olarak, tüm hibrid malzemeler yapısal, fonksiyonel (multifonksiyonel) ve biyo-organik olabilir. Bu nedenle, çeşitli silikatlar (organik komponentli) ve bir inorganik matris içeren substanslar fotokromik (ışıkla rengi değişen) ve elektrokromik (elektrik yüküyle rengi değişen) malzemelerdir. Bunların optik özellikleri organik komponentin değiştirilmesiyle değişir. Düşük molekül ağırlıklı (ilaç) substansların nanopartiküllerle kompleksleştirilmesi veya biyopolimer bazda supramoleküler kompleksler yaratılması sonucunda hibrid malzemeler, nano-kogugatlar, ‘iki-yüzlü’ partiküller (Janusl partiküller) elde edilir.

Yüksek mekanik kuvvet ve çizilmeye, sıyrılmaya karşı dirençli hibrid malzemelere dayanan çeşitli kaplamalar yapılır. Hibridler, içerdiği inorganik komponenetleriyle yeterli mekanik kuvvete ve organik molekülleri ile de iyi biyouyumlulukları ndeniyle eskiden beri tıpta protez yapmada kullanılan malzemelerdir. Hibrid katı elektrolitler, çeşitli organik molekülerin iyon- ve elektron-iletkenlik özelliklerini, inorganik matrislerinin dayanıklılıkları ve ısıya dirençleriyle birleştirir. Hibrid fonksiyonel malzemeler için en önemli uygulamalardan biri vanadyum oksitin çeşitli morfolojik türevlerine dayanır; bunlar kimyasal güç kaynakları için elektrot malzemesi üretiminde kullanılır. Hibrid malzemeler heteroyüzey sorbentler (kromatografi için), sensörler, heterojen katalizörler, magnetik akışkanlar, enzimlerin hareket kontrolünde, ağır metaller ve organik kirlilikler için sorbentler üretiminde de kullanılır.

Hibridler çeşitli şekillerde elde edilebilir. Nanosilika partiküllerin sol-jel prosesinde, tetraetilortosilikat [TEOS, Si(OC2H5)4] gibi metal akoksidler [Si(OR)4]] veya sodyum silikat (Na2SiO3) gibi inorganik tuzlar, katalizör olarak mineral asit veya bazın bulunduğu bir ortamda hidrolizlenir ve kondensasyon reaksiyonuna sokulur. Örneğin, sol-jel metoduyla poliimid/silika hibridlerin sentezinde aşağıdaki Şekildeki gibi bir proses rotası izlenebilir.




Poliimid/silika hibrid üretimi sol-jel prosesi