k11
/\/\/\/\/\/\ M1* +
M1 ¾¾® /\/\/\/\/\/\ M1*
k12
/\/\/\/\/\/\ M1* +
M2 ¾¾® /\/\/\/\/\/\ M2*
k22
/\/\/\/\/\/\ M2* +
M2 ¾¾® /\/\/\/\/\/\ M2*
k21
/\/\/\/\/\/\ M2* +
M1 ¾¾® /\/\/\/\/\/\ M1*
M*, ester, iyon çiftleri, serbest iyonlar şeklindeki aktif
taneciklerdir. Bu tipik şemadan, diğer polikatılmalarda olduğu gibi, klasik
Mayo-Lewis eşitliği elde edilir.
d [M1] [M1] r1 [M1] + [M2]
¾¾¾
= ¾¾¾
¾¾¾¾¾¾
d [M2] [M2] r2 [M2] + [M1]
Bu eşitlik, kopolimer bileşimleri/monomer konsantrasyonları
oranı artışını, r1 = k11 / k12 ve r2
= k22 / k21, bir taneciğin iki monomere karşı olan
reaktivite oranlarına bağlar. Düşük dönüşümlerdeki kopolimer bileşimlerinden, r1
ve r2'nin saptanabiliceği deneysel ve hesaplama yöntemleri
geliştirilmiştir.
p- ve n,p-Verici Monomerler
600 çift r1 ve r2 değerleri toplanmış
ve değerlendirildiğinde ilginç bilgiler elde edilmiştir. Aşağıdaki
kopolimerizasyon örneklerinde M1 stiren (referans) monomerini, M2
değişken ko-monomeri göstermektedir.
Elektron çekici sübstitüentli (p-halostirenler gibi) az
bazik stirenik monomerler için r1 > 1, r2 < 1 ve r1
/ r2 = 2 – 10 aralığında, r1 r2 çarpımı bire
yakın bir değerdir. p-Nitrostiren ile bazlık farkı yükselir ve r1 ~
20 olurken, r2 ~ 0 'a yaklaşır. Stirenden daha bazik ko-monomerler
kullanıldığında bunun tersi bir durum gözlenir. Buna göre a-metilstiren, p-metilstiren ve
p-metoksistiren için r1 < 1, r2 > 1 ve r2
/ r1 p-metilstiren < a-metilstiren
<< p-metoksistiren sırasına göre artan değerlerdedir. Gerçekte,
p-metoksistiren ile r1 pratik olarak sıfırdır ve r2 bazı
koşullarda 100'e kadar yükselir. Bu durum, stirenin katkısının çok az olduğunu
ve ko-monomerler ve aktif taneciklerin çok farklı reaktiviteleri nedeniyle uzun
M2 dizileri oluşması eğilimi gösterir. Sterik etkiler bu eğilimi
değiştirebilir. b-Metilstiren için, M2'nin
yüksek bazlığına rağmen r1 ~ 2 ve r2 ~ 0.1'dir.
1,1-Difeniletilen için sterik faktörler hakim durumdadır, r1 ~ 0.9,
r2 ~ 0.
Sübstitüe stirenlerin stiren ile kopolimerizasyonları
reaktivite oranları analizinde sadece birkaç tanesi çok kesindir. Bunlardan
kloroprenlerin, nükleofilikleri çok düşük olduğundan, kopolimere girme
eğilimleri orta derecededir (r1 > 10 ve r2 > 0.1).
Asenaften ve alkil vinil eterler, yüksek bazlıklarından beklendiği gibi kopolimerizasyona
daha yatkın monomerlerdir; r2 değeri çok yüksektir ve r1
değeri 1 'in altındadır. Sterik etkiler burada da elektronik etkilenmelerden
daha baskın olduğundan 1- ve 2-sübstitüe indenler (stirenden daha
nükleofiliktirler) ko-monomer olarak kullanılırlar; gerçekte, homoçoğalma
engellendiğinden, r2 ~ 0 ve r1 >1 dir.
Bu kısa açıklamalar (kalabalık sübstitüentlerin homo- ve
çapraz-çoğalmayı yavaşlatmaları dışında), daha nükleofilik komonomerlerin daha
az reaktif bir uç oluşturduğunu ve bu ucun kendi monomerine katılmasının diğer
bir monomere katılmasından daha kolay olduğunu gösterir. Buna göre daha az
bazik monomerlerin (M1) homoçoğalma hız sabitinin, diğer bir daha az
bazik olandan (aktif tanecikler iyonikse) daha yüksek olmasına (k11
> k22) rağmen, daha az reaktif uç üreten çapraz-bağlama hız
sabiti (k12), karşıtı olandan (k21) çok yüksektir; yani,
/\/\/\/\/\/\M1* 'in gerçek konssantrasyonu, /\/\/\/\/\/\M2*
'ninkinden daha azdır ve M1 'in harcanması M2 den daha
yavaştır. Durum, [M2] çok azalıncaya kadar böyle devam eder. Bu
eğilim özellikle yarıkatyonik polimerizasyonlarda çok belirgindir, çünkü k22
> k11 dir ve bu nedenle de tüm kinetik parametreler M2
harcanmasını hızlandırır. Stiren, p-klorostiren, HClO4, CH2ClCH2Cl,
25 0C sistemi ile bu yorumlar kanıtlanmıştır.
Bir seri monomerin, verilen bir aktif taneciğe karşı
gösterdiği relatif reaktiflik, kopolimerizasyon çalışmaları ile incelenmiştir.
Çalışmada referans bir monomer (M1), çeşitli komonomerle (M2)
ayni koşullar altında kopolimerleştirmiştir; elde edilen 1/r1
değerlerinin k12 ile orantılı olduğu ve bu durumun /\/\/\/\/\/\ M1*
'in çalışılan komonomer serisine karşı reaktiviteyi yansıttığı saptanmıştır. M2
için homoçoğalma hız sabitleri bilinirse, r2 'den hesaplanan k21
değeri çeşitli /\/\/\/\/\/\M2* aktif taneciklerinin, ayni M1
monomerine karşı olan reaktivitesini verir. Böyle bir çalışma, monomeri ve
aktif taneciğin çoğalma kademesindeki rollerini ve kp değerine olan
katkılarını anlamayı sağlar. Bir monomerin çeşitli komonomerlerle kopolimerizasyonundan
elde edilen verilerden, 1/r1'in kıyaslanması için fazla kantitatif
bilgi edinilmez. Çünkü, herhangi iki deneyin tam aynı koşullarda yapılabilmesi
nadiren gerçekleşir. Bu nedenle, sadece eğilimler saptanabilir: tipik olarak M2,
M1'e göre daha nükleofilik ise 1/r1 daha büyüktür. Ayni
monomerle etkileşen bir seri aktif tanecik için k21 deki relatif
değişiklikler kantitatif olduğu halde, k22 değerleri kantitatif
değildir.
Çözücü polaritesi, sıcaklık ve başlatıcı (karşı iyon) gibi
parametrelerin iki komonomer arasındaki kopolimerizasyonu nasıl etkilediğini
göstermek için stiren-izobüten ile çeşitli çalışmalar yapılmıştır; elde edilen
reaktivite oranları, reaksiyon koşullarının fonksiyonu olarak Tablo-1'de
toplanmıştır.
Katyonik polimerizasyonlarda sıcaklığın r1 ve r2
ye etkisi, radikal polimerizasyonlarında olduğundan farklıdır. Radikal
polimerizasyonda sıcaklığın artmasıyla r1 ve r2 bire
yaklaşır ve rastgele zincirler oluşumu ağırlık kazanır. Oysa katyonik polimerizasyonda
böyle bir davranış gözlenmez. Bunun nedeni aktivasyon entropi farkları DS11–DS12 ve DS22–DS21in serbest radikal
reaksiyonlarında olduğu gibi ihmal edilememesidir; bu farkların ikisi de
pozitif veya negatif olabileceği gibi, biri pozitif ve diğeri negatif olabilir.
Kullanılan katalizör ve çözücü ile sıcaklığın etkisi değiştirilebilir
(Tablo-1).
Tablo-1: Katalizör,
Çözücü ve Sıcaklığa Göre
r1 ve r2 Değerleri
r1 ve r2 Değerleri
Başlatıcı
|
Çözücü
|
T,
0C
|
r1
|
r2
|
g-Işınları
|
CH3CH2 Cl
|
-78
|
0.33
|
3.5
|
AlCl3
|
CH3Cl
|
-30
|
0.70-1.2(a)
|
2.3-2.5(a)
|
AlCl3
|
CH3Cl
|
-90
|
0.2-04(a)
|
1.7-1.8(a)
|
CH3CH2 AlCl2
|
CH2Cl2
|
-100
|
1.4
|
2.8
|
TiCl4
|
CS2
|
-20
|
2.4
|
1.5
|
TiCl4
|
Dekalin
|
-20
|
2.6
|
1.5
|
TiCl4
|
metilsikloheksan
|
-20
|
1.3
|
0.8
|
TiCl4
|
Toluen
|
-78
|
1.2
|
1.8
|
TiCl4
|
n-heksan
|
-78
|
2.4
|
0.4
|
TiCl4
|
n-heksan
|
-20
|
1.2
|
0.5
|
TiCl4
|
CH2Cl2
|
-20
|
1.1
|
4.5
|
TiCl4
|
75/25 (n-heksan/ CH2Cl2,
hacimce)
|
-20
|
5.5
|
2.6
|
TiCl4
|
50/50
(n-heksan/ CH2Cl2, hacimce)
|
-20
|
2.8
|
3.3
|
TiCl4
|
25/75
(n-heksan/ CH2Cl2, hacimce)
|
-20
|
1.7
|
4.1
|
SnCl4
|
CH3CH2 Cl
|
0
|
0.2
|
1.6
|
SnCl4
|
25/75 CH3CH2Cl
|
-20
|
1.9
|
3.8
|
SnCl4
|
SO2
|
-78
|
1.1
|
3.1
|
SnCl4
|
SO2/ CH3CH2NO2
|
-78
|
1.1
|
2.2
|
SnCl4
|
SO2/ (CH2Cl)2
|
-78
|
1.0
|
1.5
|
SnCl4
|
SO2C6H5NO2
|
-78
|
0.5
|
0.8
|
(a)Katalizör
konsantrasyonu 0.14 ve 0.50 g/100 ml arasında değiştiriliyor.
|
Ortamın polaritesinin kopolimerizasyon parametrelerine
etkisi hakkında bazı tereddütler bulunmaktadır. Bazlığı birbirinden önemli
derecede farklı olan monomerler, solventin değişmesinden farklı şekillerde
etkilenirler ve üretikleri aktif taneciklerin relatif önemi de farklı olur.
Tablo-1'deki monomerler bu karmaşık davranışa tipik örneklerdir.
Katyonik polimerizasyonla yapılan kopolimerin DP'si, ayni
koşullardaki homopolimerlerinden daha düşüktür. Bu etkileşimin bir açıklaması kp12/ktr12
'nin, homopolimerizasyondakinden daha düşük olmasıdır. Benzer yapıda ve
bazlıktaki monomerlerin kopolimerizasyonu daha iyi anlaşılmıştır. Bunlardaki
reasgelelik, birbirine benzemeyen monomerlere göre daha yüksektir. Çünkü
bazlıklar arasındaki farkın artması, daha bazik olanın, az bazik olana etki
etmesini zorlaştırır.
n-Verici Monomerler
İki n-verici monomerin rastgele kopolimerizasyonu
yapılabilmektedir. Halka-açılması kopolimerizasyonunda reaktivite oranlarında
Mayo-Lewis denklemi kullanılırken dikkatli olunmalıdır. Bu monomerlerin
bazıları için gerekli olan kısmen düşük tavan sıcaklıkları, homo- veya
çapraz-çoğalma tersinirliği ile uyuşmazlık gösterir. İki komonomerin bazlıkları
arasında büyük fark olduğunda da, herbir monomerin hompolimerizasyonu ve sonra
polimere transfer reaksiyonu ile bazı blok kopolimerler oluşur. Bu nedenle
Mayo-Lewis denkleminin, 1H ve 13C NMR analizleri gibi
ürünün yapısal karakterizasyonunu yapabilen bir yöntemle doğrulanması gerekir.
Bu alandaki çalışmaların çoğu oksahalkalı komonomerlerle
yapılmıştır. 1,3-Dioksolan-2,2-dimetiloksiran ve 1,3-dioksolan-b,b-dimetil-b-propillakton sistemleriyle rastgele
kopolimerler eldilmiştir. THF, 3,3-bis(klorometil) oksetan, Î-kaprolakton ve 1,3-dioksolanla
kopolimerleşir. Bunlardan ilk ikisi ile olan sistemlerde, bazı transfer ve
sonlanma reaksiyonları işlemin canlı karakterini bozar.
Termodinamik nedenlerle (DHp
yeteri kadar negatif değildir) homo- polimerleşemeyen bazı monomerler
oksiranlar, oksetanlar ve THF ile kopolimer yapabilirler.
Karışık Monomerler
Alkenil ve hererohalkalı monomerlerin bazlıkları arasında
genel olarak büyük fark bulunmasına rağmen bazı özel karışımlar
kopolimerleştirilebilir. Örneğin, stiren halkalı eterlerle ve laktonlarla
kopolimerleşmez. Keza, çok nükleofilik olmasına karşın N-vinilkarbazol, oksetan
ile iyi bir kopolimer vermez. Oysa 1,3-dioksolan ve halkalı asetaller stiren ve
izopren ile rastgele kopolimerler yaparlar; bunun nedeni, bu heterohalkalı
monomerlerin, serinin en az nükleofilik monomerleri olması ve aktiflenmeleriyle
oluşan karbenyum iyonlarının özelliğidir. Alkil vinil eterler halkalı asetaller
ile kopolimerleşmezken, furaldehitlerle kopolimerleşirler. Furaldehitler aromatik
olefinlerle ardarda kopolimerizasyon yaparlar.
GERİ (poimer kimyası)