Biyoteknoloji, canlı organizmalar, biyolojik sistemler ve
prosesler (ürünlerin ve hizmetlerin üretilmesi amacıyla) yoluyla, malzemelerin
işlenmesinde bilimsel ve mühendislik ilkelerinin uygulanmasıdır.
Biyoteknoloji terimi, 1917'de Macar mühendis Karl Ereky
tarafından, büyük ölçekli domuz üretimi için yem olarak şeker pancarı kullanan
entegre bir prosesi tanımlamak üzere üretildi; 1970'lerin başına kadar bu terim
öncelikle gıda endüstrisinde ve tarımda kullanılıyordu. Günümüzde
biyoteknoloji, genel olarak mikrobiyoloji, biyokimya, gen mühendisliği ve
çeşitli ürün ve hizmetlerin ticari üretiminde diğer biyolojik bilimler
metotlarının kullanımıyla ilgilidir. Modern biyoteknolojinin ana hedeflerinden
biri, yeni nesil ilaçların ve teşhislerin geliştirilmesi ve üretilmesidir. Bu
tür üretimlerde, çoğunlukla nanoparçacıklar ve biyolojik nanoobjeleri (DNA,
virüsler, antikorlar, v.s.) kapsayan nanobiyoteknolojik yaklaşımlar kullanılır.
bunlar, rekombinant DNA teknolojisine, hibridoma (iki hücrenin füzyonu) ve
trioma (üç hücrenin ardışık füzyonu) gibi çeşitli tekniklere dayanır.
Biyoteknolojinin renkleri,
biyoteknolojiyi içeren farklı alt spesiyaliteleri düzenlemek için kullanılan
bir sınıflandırma sistemidir
