kp
Pn* + M ¾® P*n+1
d[M]
Rp = - ¾¾¾ =
kp [M] [Pn*]
dt
Bimoleküler reaksiyon Pn* 'nin yapısı ve
çokluğuna, kp'nin değerine ve işlemin olası stereoregülaritesine
göre irdelenmelidir.
Aktif Taneciklerin Yapısı ve Çokluğu
Pn* bir seri denge maddelerini tanımlar. Yegane
zincir taşıyıcının, monomerden bir elektron çıkmasıyla oluşan çıplak katyon
olduğu hal bu yorumun dışındadır.
Bu denge bileşiklerine, sarılmış veya kompleksleşmiş
iyonları veya her ikisini de eklemek gerekir; örneğin, monomerin iyonları
sarması veya esterleri kompleksleştirmesi ve esterlerin veya anyonların
katalizörle kopleksleşmesi gibi denge bileşikleri de vardır.
Bu bileşiklerin tanımlanması ve yapılarının aydınlatılması,
katyonik polimerizasyon çalışmalarında temel araştırma konularıdır. Heterohalkalı
monomerlerin yapıları NMR yöntemiyle çok iyi tanımlanır; bu yöntem, aromatik
olefinlerden karbenyum iyonlarının UV spektroskopisiyle yapılan
tanımlanmasından daha üstündür.
n-Verici monomerlerin bulunduğu sistemlerde makroesterlerin
tanımlanması da yapılabilmektedir. p-
ve n,p-verici monomerlerin
polimerizasyonunda iyonik olmayan taneciklerin varlığı, kinetik ve mekanistik
verilerden ve uçlarında ester grupları içeren ürünlerin (çoğunlukla oligomerler)
yapısından anlaşılır.
İyon çiftleri dengesi fevkalade önemli bir kavramdır. Burada
belirtilen iyon çiftleri, elektriiği iletmeyen tüm iyonik taneciklerdir. Pek
çok sistem için, solvasyon ve kopleksleşme kademeleri arasında, Brönsted ve
Lewis asitleri ile bunların anyonlarına ait homokonjugasyon ve
heterokonjugasyon verileri elde edilmiştir.
Esterlerin Brönsted ve Lewis asitleriyle olan etkileşimleri
Şekil-1'de gösterilmiştir. Daha kantitatif bilgiler monomerin bulunmadığı
sistemlerde elde edilebilir. Esterlerin iyon çiftleriyle ve iyon çiftlerinin
serbest iyonlarla olan bağlantısını gösteren iki temel denge vardır: ester-iyon
çifti dengesi, makroiyon çifti-makroiyon dengesi.
Ester İyon Çift Dengesi: p- ve n,p-Verici
monomerler için deneysel denge sabitleri yoktur, fakat HclO4,
stiren, CH2Cl2-CCl4 sisteminde çeşitli
sıcaklıklarda ve değişik nem seviyelerinde detaylı çalışmalar yapılmıştır. Bu
sistemde sıcaklık, dönüşüm,
[M0]/[HA]0,
[H2O]0,
ve çözücü bileşimi değiştirilerek ester moleküllerinin (PnA),
iyonik tanecikler olan,
Pn+A-
veya Pn+ + HA2-
taneciklerine göre miktarı kalitatif olarak incelenmiştir.
Bazı halkalı bileşiklerin polimerizasyonunda arada bulunan
makro ester-makroiyon dengesi, 1H, 13C ve 19F
NMR spektroskopisiyle doğru olarak saptanır, çünkü bu maddelerin
konsantrasyonları ve kararlılıkları böyle bir tayin için yeterlidir. Oksiran ve
oksetanlarda (bunlar makro-esterlerdir), makrokatyonun halka açılması ve oluşan
iyon çiftinin yok olmasıyla monoester meydana gelir. Bu madde, karşılığı olan
halkalı oksonyum iyonuna dönüşmez, çünkü halka gerginliği çok yüksektir. THF ve
oksepanda unimoleküler iç-dönüşüm mümkündür. Örneğin THF için:
Oksepan için molekül-arası denge de olabilir:
Sülfürler için elde edilmiş veri yoktur. Azotlu
heterohalkalı bileşikler için ise sadece kalitatif yorumlar vardır. Bunlardan
2-metil-2-oksazolinin aşağıdaki denge modeli üzerinde çalışılmıştır (Tablo-1).
Tablo-1: Verici
Monomerler İçin İyonik ve Kovalent Tanecikler(a)
Arasındaki Dengenin Termodinamik Verileri
Arasındaki Dengenin Termodinamik Verileri
Monomer (konsantrasyon, M)
|
Çözücü
|
Karşı iyon
|
T, 0C
|
Ke
|
DHe0,
kJ/mol |
DSe0,
J/mol, K |
Molekül-içi denge(b)
|
||||||
Tetrahidrofuran (8.0)
|
CCl4
|
CF3SO3-
|
25
|
0.06
|
-25
|
-105
|
Tetrahidrofuran (8.0)
|
CH2Cl2
|
CF3SO3-
|
25
|
0.58
|
-24
|
83
|
Tetrahidrofuran (8.0)
|
CH3NO2
|
CF3SO3-
|
25
|
42.0
|
||
Oksepan
(3.1)
|
CH3NO2
|
CF3SO3-
|
25
|
0.86
|
-7.6
|
-26
|
Oksepan
(3.0)
|
C6H5NO2
|
CF3SO3-
|
25
|
0.03
|
2.1
|
-22
|
2-Metil-2-oksazolin
(5.0)
|
CHCl3
|
Br-
|
35
|
4.0
|
-31
|
-88
|
2-Metil-2-oksazolin
(5.0)
|
CDCN
|
Br-
|
35
|
10.0
|
-23
|
-55
|
2-Metil-2-oksazolin
(5.0)
|
CD3NO2
|
Br-
|
35
|
14.3
|
-17
|
-34
|
5-Metil-2-oksazolin
(4.0)
|
CDCl3
|
I-
|
35
|
0.49
|
-19
|
-68
|
5-Metil-2-oksazolin
(4.0)
|
CD3CN
|
I-
|
35
|
1.2
|
-10
|
-31
|
5-Metil-2-oksazolin
(4.0)
|
CD3NO2
|
I-
|
35
|
1.38
|
-10
|
-29
|
1,3-Dioksalon
(3.0)
|
CH2Cl2
|
ClO4-
|
25
|
10-2
|
||
Molekül-arası
denge(c)
|
kpe/kdpi
|
H0
kJ/mol |
S0
J/mol, K |
|||
Oksepan
(3.1)
|
CD3NO2
|
CF3SO3-
|
25
|
12.8
|
-16
|
-33
|
Oksepan
(3.0)
|
C6H5NO
|
CF3SO3-
|
25
|
0.4
|
-7.6
|
-33
|
(a)denklem 1-3; (b)denklem 1 ve 3; (c)denklem
2
Makroiyon Çiftleri ve Makroiyonlar Arasındaki Denge:
Halka açılması işleminde, oksonyum, sülfonyuum ve amonyum iyonlarının Lewis
asitlerinin çeşitli anyonlarıyla olan model bileşikler için disosiyon sabitinin
(Kd) fazla değişmediği görülmüştür; Kd, aynı sıcaklıkta
ve çözücüde THF ve oksepandan çıkarılan makroiyonlar için bulunan değerlere de
yakındır. Nitekim 0 0C de ve CH2Cl2 içinde,
Kd
= (1 – 8) 0-5 M (Î ~10)
iken, nitrometan veya nitrobenzen içinde iki katıdır: Î ~20, DH0 =-4 ile -15 kJ/mol, DS0 = -80 ile -120 kJ/(mol.K)
C = C bağı üzerinden ilerleyen polimerizasyonlarda konjuge
veya n-destekli monomerlerde bile Kd değerleri saptanamaz. Bunun
nedeni karbenyum iyonlarının yaşam sürelerinin kısa olmasıdır. Kararlı
karbenyum tuzları durumunda Kd değerleri, yukarıda belirtilen onyum
tuzlarında olduğu gibidir ve ortamın polaritesine göre değişir; bu nedenle de
polimerizasyon sisteminin Kd değeri olarak değerlendirilemez. Bu
durum, p- ve n,p-verici monomerlerin tritil tuzları ile reaksiyonu (başlama)
sırasında elektriksel iletkenliğin fazla düşmesinden ve Kd'nin
sekonder amonyum tuzları için kuvaterner tuzlardakinin yarısı kadar olmasından
ileri gelir. Tüm Kd değerleri iletkenlik ölçümüyle saptanır.
Hız Sabitleri
Bir katyonik polimerizasyonda üç tip aktif tanecik olduğu
düşünülürse genel kinetik denklem aşağıdaki gibi yazılır.
d [M]
– ¾¾¾ = S Rp = [M] (kp++
[Pn+] + kp±
[Pn±] + kpe [Pne])
dt
Çoğalmaya, çiftleşmemiş katyonlar Pn+
ve kp+ ile, iyon çiftleri Pn± ve kp± ile, ve (polarize) ester molekülleri
Pne ve kpe ile katılırlar; kp'ler
çoğalma hız sabitleridir. kp değerlerine ulaşmak için monomer
harcanma hızının (-d[M]/dt) polimerizasyon sırasındaki aktif tanecikler
konsantrasyonun iki katı olması gerekir. Bunları tayin etmek için çeşitli
yöntemler vardır. Bu yöntemlerin bazılarında, yüklü veya yüksüz, veya her iki
tip iyonları saptayabilen bir prob kullanılır; örneğin, aromatik p-verici monomerlerden çıkarılan karbenyum
iyonları için UV-görünür spektroskopisi (bir durup-akma sisteminde) kullanılır. Bazı n-verici monomerlerden çıkarılan iyonik ve kovalent
tanecikler de NMR spektroskopisiyle tayin edilir. Elektrik iletkenliği sadece
serbest iyonları ölçer ve Kd'nin tayinine olanak verdiğinden
tamamlayıcı bir cihazdır, fakat bu yöntemin kullanılması için ortamda zincir
taşıyıcılardan başka iyonik tanecikler bulunmamalıdır; yığın monomerlerin
ışın-etkisi ile polimerizasyonunda çıplak katyonların konsantrasyonları bu
şekilde saptanır.
Diğer yöntemler, zincir taşıyıcıların kimyasal olarak
sürdürülmesi ve sonra oluşan inert ürünün kantitatif analizine dayanır.
Fenoksit iyonu ile uç-kapama, halkalı eterlerin polimerizasyonunda çok
başarılıdır, çünkü söndürme işlemi hızlı ve tamdır ve oluşan aromatik son
grupların spektroskopik tayini kolaydır. Son yıllarda heterohalkalı monomerler
için fosfinle katyon-yakalama yöntemi geliştirilmiştir; söndürme reaksiyonu ile
kararlı kuvaterner amonyum tuzları oluşturarak 31P-NMR
spektroskopisiyle ölçülür. Bu teknik alkenil monomerlere uygulanabilmektedir.
Aktif taneciklerin konsantrasyonu da bir sistemin kinetik davranışlarından ve
bazı özel mekanistik hallerinden saptanır.
Eğer zincir taşıyıcıların sayımı, bulunan üç tip aktif
taneciği birbirinden ayıramıyorsa, sadece [Pn*] bilinir ve tüm
çoğalma hız sabitleri hesaplanır. Eğer herbir tip aktif taneciklerin oranları
tayin edilebiliyorsa, veya bunlardan birisi diğerinden daha ağırlıkta ise, özel
hız sabitleri hesaplanabilir.
Tablo-2: p- ve n-p-
Verici Monomerlerden(a) Çıkarılan
Çıplak Katyonların Çoğalma Hız Sabitleri
Çıplak Katyonların Çoğalma Hız Sabitleri
Monomer
|
T, 0C
|
kp+,
M-1s-2
|
Monomer
|
T, 0C
|
kp+,
M-1s-1
|
İzobüten
|
0
|
1.5.108
|
Etil vinil eter
|
0
|
3.102
|
İzopren
|
0
|
2.103
|
Etil vinil eter
|
15
|
3.5.103
|
Siklopentadien
|
-78
|
5.8.108
|
Etil vinil eter
|
-25
|
7.0.103
|
Stiren
|
15
|
3.106
|
İzopropil
vinil eter
|
0
|
9.105
|
Stiren
|
20
|
2.5.107
|
t-Bütil
vnil eter
|
0
|
5.104
|
Stiren
|
30
|
4.108
|
İzobütil
vinil eter
|
42.5
|
106
|
Stiren
|
25
|
2.4.106
|
İzobütil
vinil eter
|
35
|
2.4.107
|
Stiren
|
40
|
2.9.106
|
İzobütil
vinil eter
|
30
|
3.105
|
Stiren(b)
|
RT
|
2.0.106
|
İzobütil
vinil eter
|
-25
|
6.5.103
|
a-Metilstiren
|
0
|
4.106
|
İzobütil
vinil eter
|
0
|
3.104
|
a-Metilstiren
|
23.3
|
4.107
|
İzobütil
vinil eter
|
15
|
9.5.104
|
a-Metilstiren
|
30
|
3.106
|
p-Metoksistiren
|
çeşitli
|
3.106(d)
|
a-Metilstiren(c)
|
RT
|
1.4.106
|
(a)g-Işını,
elektron çarpması, alan iyonizasyonu ile yığın polimerizasyonu.
(b)Çözücü n-C4H9Cl-CCl4,
elektron-pulslu başlama.
(c)Çözücü CH2ClCH2Cl,
elektron-pulslu başlama.
(d)Ep ~ 0
Halkalı bileşiklerin kp değerleri ile ilgili
veriler alkenlerden daha fazladır. Bunun sebebi çeşitlidir, fakat daha çok [Pn*]'nin
heterohalkalı bileşikler için alkenlerden daha yüksek, (sırasıyla, 10-4-10-2
M ve 10-9-10-2 M 'dür) ve kp'nin n-verici monomerler
için, p- ve n,p-verici monomerlerden çok daha küçük olmasıdır. Ayrıca
safsızlık, alkenil monomerlerde daha önemlidir.
Tablo-2'de, alkenil monomerlerden çıkarılan çıplak
katyonların kp+ değeri, verilmiştir. Tablo-3'de bazı
monomer sınıfları için toplam çoğalma hız sabitleri veya çiftleri veya
çiftleşmemiş iyonların hız sabitleri bulunmaktadır.
Tablo-3: Alkenil
Monomerlerin (Kimyasal Olarak Başlatılan) Çoğalma Hız Sabitleri (kp
veya kp+)
Monomer
|
Çözücü
|
T, 0C
|
Karşı İyon
|
kp, M-1s-1
|
kp+,
M-1s-1
|
İzobüten
|
CH3Cl
|
-45
|
CH3CH2AlCl2-
|
104
|
|
Stiren
|
CH2Cl2
|
0
|
SbF6-
|
7.5.104
|
|
Stiren
|
CH2Cl2
|
-60
|
H(ClO4)2-
|
2.5.104
|
|
Stiren
|
(CH2Cl)2
|
20
|
CF3SO3-
|
1.2.105(a)
|
|
Stiren
|
(CH2Cl)2
|
20
|
CF3SO3-
|
106(b)
|
|
Stiren
|
C6H5NO2
|
25
|
SbF6-
|
188
|
|
a-Metilstiren
|
CH2Cl2
|
-70
|
TiCl3O-
|
2.2.104
|
|
a-Metilstiren
|
(CH2Cl)2
|
30
|
CF3SO3-
|
3.104
|
|
p-Metoksistiren
|
(CH2Cl)2
|
30
|
CF3SO3-
|
2.104
|
|
p-Metoksistiren
|
(CH2Cl)2
|
30
|
CF3SO3-
|
105
|
|
p-Metoksistiren
|
CH2Cl2
|
10
|
SbCl6-
|
2.6.104
|
|
p-Metoksistiren
|
CH2Cl2
|
0
|
SbCl6-
|
3.6.104
|
|
Anetol
|
CH2Cl2
|
25
|
SbFl6-
|
~ 1
|
|
İzobütilvinil eter(d)
|
CH2Cl2
|
20
|
SbCl6-
|
8.103
|
|
Asenaftilin
|
C6H5NO2
|
25
|
SbFl6-
|
23.3
|
|
N-Vinil karbazol
|
CH2Cl2
|
20
|
SbCl6-
|
6.105
|
|
N-Etil-3 vinilkarbazol
|
CH2Cl2
|
0
|
SbCl6-
|
2.104
|
(a)Ep = 30 kJ/mol
(b)59 kJ/mol
(c)Yavaş çoğalmanın en önemli nedeni sterik
engellemedir. Anetol, -metil-p-metoksistirendir (b-sübstitüe alkenil bileşikleri gibi).
(d)Diğer alkenil vinil eterler aynı koşullar
için aynı aralıkta kp+ değeri verir.
zı heterohalkalı monomerlerin toplam çoğalma kademelerine
ait bazı parameteler de Tablo-4'de toplanmıştır. Tablo-5'de bir sistemdeki
serbest iyonlar (kp+), iyon çiftleri (kp)
ve esterler (kpe) ile çoğalmadaki hız sabitlerinin
kıyaslaması yapılmıştır. Tablo-5'deki tüm veriler yukarıda verilen yöntemlerden
biriyle ölçülmüştür. kp'ye serbest iyonların ve iyon çiftlerinin
relatif katkısı, Kd değerlerine dayanılarak veya uygun bir anyon
tuzu ilavesiyle serbest iyonları yok ederek saptanır.
Ester molekülleri, sadece yeteri kadar polarize ise çoğalma yapılabilir. Ester-iyon çifti dengesi, anyonun nükleofilik özelliğinin azalması ve ortam polaritesinin artmasıyla iyonlar yönüne kayar. Örneğin, F- gibi küçük anyonlar, OTf-- gibi büyük olanlardan daha kararlı esterler oluştururlar. Diğer taraftan, iyon çiftleri ve serbest iyonlar arasındaki denge, yukarıdaki kd değerinden görüldüğü gibi, anyonun özelliğinden az, fakat dielektrik sabitlerinden fazla etkilenir. Sıcaklık azalması her iki dengeyi de serbest iyonlar yönünde kaydırır.
Tablo-4: n-Verici
Monomerlerin 0 0C de Polimerizasyonu İçin Toplam Çoğalma Hız
Sabitleri ve Aktivasyon Parametreleri
Monomer
|
Çözücü
|
Karşı İyon
|
k, M-1s-1
|
DHp,
kJ/mol
|
DSp,
J/mol
|
Oksiran
|
C6H5NO2
|
BF4-
|
8.10-3(10 0C)
|
80
|
|
Tetrahidrofuran
|
Çeşitli
|
BF4-, SbF6-
|
(3-9)103
|
40-50
|
80-150
|
Oksepen
|
çeşitli
|
SbF6-, OTf-
|
(1-10)10-5
|
55-65
|
80-120
|
3,3-(kloro-metil)oksetan
|
C6H5Cl
|
i(C4H9)3Al.H2O
|
0.8
|
23
|
164
|
1,3-Dioksolan
|
CH2Cl2
|
AsF6-,
SbF6-
|
140 (25 0C)
|
27
|
140
|
1-Metilazetidin
|
CH2Cl2
|
BF4-
|
9.10-4
|
57
|
98
|
1-Benzil-2-metilaziridin
|
CH2Cl2
|
BF4-
|
1.2.10-2
|
||
Tietan
|
CH2Cl2
|
BF4-
|
0.17
|
||
3,3-Dimetiltietan
|
CH2Cl2
|
BF4-
|
1.1.10-3
|
52
|
109
|
3,3-Dimetiltietan
|
CH2Cl2
|
BF4-
|
2.10-4
|
||
2-Oksazolin
|
CD3CN
|
OTf-
|
7.10-6
|
102
|
-31
|
2-Metil-2-oksazolin
|
CD3CN
|
OTf-
|
10-5
|
78
|
77
|
2-Metil-2-oksazolin
|
CH3CN
|
ClO4-
|
8.10-9
|
95
|
46
|
5-Metil-2-oksazolin
|
CD3CN
|
OTs-
|
10-4(72 0C)
|
62
|
151
|
2-Metoksi-2-okso-1,2,3-dioksafosforinan
|
yok
|
10-2(100 0C)
|
84
|
67
|
Alkenil monomerler için kpe, kp±' den birkaç kat daha büyüktür; bu tip
sistemlerde kp+, kp nin sadece bir
mislidir. Heterohalkalı monomerlerle, genellikle kp± ~ kp+ (kpi)
kabul edilir; burda kpe çok küçüktür. Oksepan ve
2-fenil-1,2-oksafosfolan bu kurala uymaz; bunlarda kpe
nin, polar çözücülerdeki kpi den biraz yüksek olduğu
görülür (Tablo-5).
Tablo-5:
Heterohalkalı ve Alkenil Monomerleri(a) İçin Serbest İyonlar (kp+),
İyon Çiftleri (kp±)
ve Makroesterlerin (kpe) Çoğalma Hız Sabitleri
Monomer
|
Çözücü
|
T, 0C
|
Karşı İyon
|
kpi(b)
|
kpe(b)
|
|
n-Verici monomerler
|
||||||
Tetrahidrofuran (8)(c)
|
CCl4
|
25
|
CF3SO3-
|
4.0.10-2
|
6.10-5
|
|
Tetrahidrofuran (8)(c)
|
CH2Cl2
|
25
|
CF3SO3-
|
3.0.10-2
|
1.7.10-4
|
|
Tetrahidrofuran (8)(c)
|
CH3NO2
|
25
|
CF3SO3-
|
2.4.10-2
|
5. 10-4
|
|
Oksepan (3-5)(c)
|
CH2Cl2
|
25
|
SbF6-,CF3SO3-
|
6.10-4
|
1.4. 10-5
|
|
Oksepan (3-5)(c)
|
C6H5NO2
|
25
|
SbF6-,CF3SO3-
|
4.10-4
|
5. 10-5
|
|
Oksepan (3-5)(c)
|
CD3NO2
|
25
|
CF3SO3-
|
1.5.10-4
|
3. 10-4
|
|
5-Metil-2-oksazolin (3)(c)
|
CDCl3
|
80
|
I-
|
1.3. 10-4
|
||
5-Metil-2-oksazolin (3)(c)
|
CD3CN
|
80
|
I-
|
2.2.10-4
|
5.5. 10-5
|
|
2-Fenil-1,2-oksafosfolan (1.25)(c)
|
C6H5CN
|
50
|
CF3SO3-
|
3.5.10-4
|
||
2-Fenil-1,2-oksafosfolan (1.25)(c)
|
C6H5CN
|
50
|
I-
|
4.5. 10-4
|
||
1,3-di-Oksolon (5.3)(c)
|
CDCl3
|
-5
|
FSO3-
|
1.3. 10-2
|
||
p-Verici monomerler
|
kp+(b)
|
kp±(b)
|
||||
Stiren
|
CH2Cl2
|
19
|
ClO4-
|
10.6
|
||
Stiren
|
CCl4
|
20
|
ClO4-
|
10-3
|
||
Stiren
|
CH2Cl2
|
-80
|
ClO4-
|
2.104
|
103
|
|
Stiren
|
(CH2Cl)2
|
20
|
CF3SO3-
|
106
|
105
|
|
Stiren
|
(CH2Cl)2
|
25
|
ClO4-
|
17.5
|
||
p-Klorostiren
|
(CH2Cl)2
|
25
|
ClO4-
|
4.8
|
||
p-Metoksistiren
|
CH2Cl2
|
0
|
SbCl6-
|
4.103
|
5.102
|
|
N-Vinilkarbazol
|
CH2Cl2
|
20
|
SbF6-
|
6.105
|
5.104
|
(a)n-verici monomerlerle kp+
~ kp± = kpi
, (b)M-1s-1, (c)konsantrasyon,
M
İyonlar ve polar moleküllerin reaksiyonlarında temel ve
geçiş hallerinin solvasyon enerjileri farklıdır; bunun sonucu, ortamın
polaritesi arttıkca kp+ azalır (Tablo-3 ve 5). kpe
de, dipol-dipol etkileşimi nedeniyle ters bir etki gözlenir. n-Verici monomerlerle
yapılan çalışmalar, SbF6- veya OTf- gibi büyük
anyonlar için kp±
nin anyonun özelliğine bağlı olmadığını göstermiştir.
Bu bulgular, anyonun yapısı ve solvasyonu, makrokatyondaki
yük dağılımınım difüzyon özelliği ve makrokatyonun monomerle olan solvasyon
özelliğine dayanılarak doğrulanır.
Mekanizmalar, Yapılar ve Hızlar
Alkenil monomerleriyle çoğalma, aktif taneciklerin iyonik
veya kovalent oluşuna göre iki mekanizma ile açıklanır.
Burada, serbest iyonlarla klasik elektrofilik katılma
gösterilmiştir. İyon çiftleri durumunda anyon, geçiş halinin oluşumuna yardımcı
olur. Bir perklorat ester reaksiyonu aşağıdaki şekilde yazılır.
Altı üyeli geçiş hali uyumlu bir katılmayla gerçekleşir. Bu
tip yarıkatyonik çoğalma, çok sayıda sistemde kanıtlanmıştır. Stiren gibi p-verici monomerlerin fosfat esterleriyle
başlatılması da bu yarıkatyonik çoğalma kademesine benzer.
Şekil-3'de stirenin, çeşitli Brönsted asitleriiyle
polimerizasyonu görülmektedir. Burada, iyonik ve kovalent zincir taşıyıcılar
dielektrik sabitinin azalmasıyla kaybolur. Bulunan iki tip aktif taneciklerin
toplam transfer reaksiyonları hızı, makroesterler ve makroiyonlar arasındaki
değişimin hızından daha büyükse DP dağılımı bimodaldır.
Şekil-3: Stirenin üç Brönsted asiti ile 0 0C de
polimerizasyonunda 2. derecede hız sabitine orta polaritenin etkisi.
Heterohalkalı monomerlerle, genellikle kabul edilen çoğalma
mekanizması nükleofilik bir sübüstitüsyon reaksiyonuna eşdeğerdir; yani SN2
reaksiyonudur. Bu durum, iyonik ve kovalent aktif tanecikler için aşağıda
gösterilmiştir.
İki zincir taşıyıcı, 1.denklemde görüldüğü gibi,
molekül-içinde de dengededir. Nükleofilik saldırı, doğrusal bir geçiş halinden
ilerleyerek heteroatomun bitişiğindeki karbon atomunda konfigürasyonun ters
dönmesini sağlar. Bir SN1 mekanizması değil de bu
makanizmanın bulunmasının nedeni, karbenyumonyum iyonlarının dengesiyle
ilgilidir. Laktamlar için özel çoğalma reaksiyonları ve mekanizmalar ileri
sürülmüştür. Halkalı asetallerin polimerizasyonundaki iyon dengelerini inceleyen
çeşitli yayınlar bulunmaktadır. Halkalı siloksanlar, polikatılma ve polikondensasyonun
birarada bulunduğu kompleks bir mekanizma ile polimerleşirler.
n,p-Verici monomerlerin, özellikle alkil vinil eterlerin
çoğalması hala inceleme aşamasındadır. Bazıları Tablo-5'de verilen kp
değerleri, aktif taneciklerin reaktivitesinin monomerden daha yüksek olduğunu
gösterir. kp değerlerinin, alkenilden heterohalkalı monomerlere
gidildikçe önemli derecede azalması bu yorumu destekler. Hetrohalkalı
monomerlerin daha bazik (nükleofilik) olması, çoğalma kademesindeki
reaktivitesinin de yüksek olmasına yol açar. Diğer taraftan n-verici monomerlerden
çıkarılan onyum iyonları, p- ve n,p-vericilerden oluşan karbenyum iyonlarından
daha kararlıdır. Bunun sonucu olarak, bu iki katyon grubunun realtif
reaktivitesi birbirine ters bir eğilim içindedir. Deneysel kp
değerleri bu ikinci yoruma uygun olduklarından, çoğalma kademesindeki
reaktivitenin monomerlerden değil, zincir uçlarından kaynaklandığı anlaşılır.
Aynı aileden olan monomerlerde elde edilen kp
verileriyle de benzer bir yoruma ulaşılır. Alkenil türevleri için elde edilen
veriler fazla doğru değildir ve deney koşullarının sistemden sisteme değişmesi
kıyaslama olanağını zorlaştırır. Yine de, monomerlerin nükleofilik
karekterlerinin azalmasıyla kp+ ve kp± de
artma eğilimi olduğu söylenebilir; kpe için bunun tersi
doğrudur (az bazik monomerlerden oluşan az polar esterler az reaktif
olmalıdırlar).
Bir seri heterohalkalı monomerlerin kp değeri
incelendiğinde iki yorum çıkarılablilir:
(1) halka gerginliğinin artması ve sübstitüsyonun azalması kp
nin yükselmesine yol açar,
(2) benzer halka gerginliklerinde, monomerin nükleofilik
karakterinin yükselmesiyle kp düşer; nükleofilik karekter, örneğin,
asetaller > eterler > sülfürler > aminler sırasını izler.
Bu yorum da, çoğalma kademesinin davranışını, aktif
taneciklerin reaktivitesinin belirlediğini gösterir. Bu durum, tientanların
homo ve ko-polimerizasyonunda hız sabitlerinin ölçülmesiyle kanıtlanmıştır.
Halkalı asetaller, çoğalma bakımından en reaktif n-verici monomerlerdir.
Stereokimya ve Stereospesifiklik
Çoğu heterohalkalı monomerler, çoğalma kademesinde
konfigürasyonda tam bir dönme gösterirler; cis- ve trans-dideuteroetilen
oksitler, cis- ve trans- büten oksitler ve 2-sübsitüe-7-oksobisikloheptanlarda
bu durum kanıtlanmıştır. Büten oksitler, düşük sıcaklıkta stereoregüler polimer
oluşturur; cis bileşiği omorf disindiyotaktik, trans bileşiği kristal
mesodiizotaktik polimer verir.
Heterohalkalı monomerlerden elde edilen başka stereospesifik
polimerler de vardır. Asetaldehit, butiraldehit ve fluoral düşük sıcaklıkta bu
tip polimerler veren monomerlerdir.
p-Verici monomerler
arasında sadece a-metilstiren
stereoregüler polimer verir. Düşük sıcaklıkta, uygun başlatıcılar ve
çözücülerle elde edilmiş yüksek izotaktik ve sindiyotaktik polimer bulunur.
Vinil eterlerin stereoregüler polimer oluşturdukları uzun
zamandan beri bilinmektedir. Stereospesifik polimerizasyon ilk defa 1947
yılında, izobütil vinil eter, BF3O(CH3CH2)2O,
-78 0C sistemiyle elde edilmiştir. O zamandan bu yana pekçok çalışma
yapılmıştır. 1,2-Dimetoksietilen ile düşük sıcaklıkta toluende ve BF3(CH3)2O
başlatıcısı kullanılarak yüksek molekül ağırlıklı treodiizotaktik polimerler
elde edilmiştir.
Homojen katyonik polimerizasyonla önemli derecede
stereospesifiklik ancak çok özel koşullarda mümkündür. Oysa, çözünmeyen
başlatıcıların kullanıldığı ve sterik olarak kontrol edilebilen birkaç
heterojen sistem vardır.
İzomerizasyon Çoğalması
Pekçok alkenil ve hererohalkalı monomerlerin katyonik
polimerizasyonlarında normal çoğalma olmasına karşın, bazı istisnai haller de
bulunmaktadır. Bazı olefinlerden oluşan karbenyum iyonları, çoğalma işleminden
önce daha kararlı bir konfigürasyona izomerleşme eğilimindedirler. Bu işlemin
hızı normal çoğalma hızıyla rekabet edebilir düzeyde veya daha fazla olabilir;
bu durumda oluşan polimer, C=C bağında basit elektrofilik katılma ile oluşan
klasik bir polimerden farklı tekrar birimleri içerir. Normal bir polimerizasyon
işlemi ile oluşmamış yapıya bir "fantom (hayali)" polimer denir. Bu
tip davranış gösteren çok sayıda p-verici
monomerli sistem vardır.
Bihalkalı bileşiklerdeki doymamışlık veya vinil grupları
gibi, iki C=C içeren konjuge olmayan diolefinlerde, çoğalma sırasında
elektronik yeniden-düzenlenmeyle karşılaşılır. Vinilsiklopropan ve diğer gergin
halkalı olefinler de yeniden-düzenlenme gösterirler:
Propen ve bütenlerle yapılmış olan çalışmalar da benzer
durum göstermiştir.
n-Verici monomerler arasında ençok oksazolinler üzerinde
incelemeler yapılmıştır; elde edilen polimerlerde, sadece monomerlerin
halka-açılmasıyla oluşan tekrar birimleri vardır. N-akrilaziridinlerin
polimerizasyonunda, çoğalmanın her aşamasında izomerizasyon bulunur.
Yeniden-düzenlenmeye bir başka ilginç örnek de azetidinlerdir; normal olarak
protonlanmış dimer oluşumundan sonra, çoğalma bir kuvaternar amonyum iyonu
üzerinden yürür ve polimer yan zincirlerinde primer amino grupları içerir.
GERİ (poimer kimyası)